İş Sağlığı Güvenliği Hizmetleri’nde görevli iş güvenliği uzmanları ile işyeri hekimlerinin eğitimleri bakanlık tarafından yetkilendirilmiş eğitim kurumları tarafından verilmekte, sınavları ise Bakanlık tarafından Milli Eğitim Bakanlığı’na yaptırılmaktadır. ![]()
Kursiyerler haklı olarak her
sınavda sorulardaki bu
yanlışlıklardan dolayı mağdur
olmaktadırlar. Her bir soruya
yapılacak itiraz için 10 TL
bakanlığa ödeme yapılmaktadır.
Danıştay’da açacakları dava ile
ilgili ciddi mahkeme giderleri
ile karşı karşıya kalındığı da
bilinmektedir.18 Ağustos’ta da
yapılan sınavın sorularına da
yine itirazlar yapılmış,
bugünlerde bakanlığın hangi
itirazları haklı göreceği
merakla beklenmektedir.
Bu dönem itiraza konu olan diğer
bir problem ise yürürlükten
kaldırılan tüzüklerden soruların
sorulmuş olmasıdır. 6331 sayılı
kanunla 4857 sayılı kanunun 2.
maddesi yürürlükten kaldırılmış
ve bu nedenle1475 sayılı kanun
ile çıkarılan tüm tüzüklerin
yürürlüğü sona ermiştir.
İş güvenliği uzmanlığı
eğitimlerinde tüzüklerin artık
yürürlükte olmadığını ancak
içeriğin uzmanlar tarafından
bilinmesinin yararlı olacağını,
işverene yapacakları önerilerde
ve risk değerlendirmelerinde
buradaki somut önemli sayısal
verilerin bilinmesini
öğütlemiştim. Hatta bu
tüzüklerin tamamını
bilgisayarlarının masa üstlerine
koymalarını, iyice anlayarak
buradaki önerilerin yasakların
yapılması gerekenlerin kendi
bilgileri ve işyerinin
şartlarına göre revize ederek
kullanmalarını istemiştim.
Tüzüklerden soruların sınavlarda
çıkabileceğini, çıktığı takdirde
sorulara doğru cevap verirsiniz
diye uyarmıştım. Beklenen oldu,
tüzükte diye başlayan sorular
soruldu ve bir hukuki tartışma
başlatıldı. Kimileri tüzüklerin
yürürlükten kaldırılması için
yine bir tüzük çıkarılarak
tüzüğün kaldırılması gerektiğini
iddia etmeye başladılar ve
bakanlık geçen hafta bu yönde
taslak tüzükler hazırlayarak
kamuoyunun bilgisine sundu.
Bakanlık biz tüzükleri daha yeni
kaldırıyoruz tüzükler
yürürlüktedir sorduğumuz
sorulara da itiraz yapamazsınız
diyecekler. Şunu sormak gerekir
madem bu tüzükleri bir tüzükle
kaldırmak gerekiyordu iki
satırlık bu düzenleme için niçin
14 ay beklenildi.
6331 sayılı Kanun kakanlığa 2
ile 9 çalışanı olan tehlikeli ve
çok tehlikeli sınıfta bulunan
işverenlere finansman desteği
vermesini sağlayacak yönetmeliği
çıkarmasını istemişti. Meslek
hastalığı tanısını koyacak olan
sağlık hizmeti sunucuları ile
ilgili yönetmeliği de
çıkarmasını emretmişti. Daha da
önemlisi işverenlerin A ve B
sınıfı iş güvenliği uzmanı
bulamama sorununa çözüm olarak
Torba Kanun’un 55 maddesi ile
deneyimli iş güvenliği
uzmanlarının 1 yıl içinde
kullanmaları şartı ile 2 sınav
hakkı verildi.
Bu düzenlemenin kısa sürede
yapılamaması halinde hak sahibi
uzmanların 23 Kasım’da yapılacak
olan sınava yetişememeleri söz
konusu olacaktır. Bu durumda
Aralık ayının ortalarında,
işverenler, 1 Ocak 2014’e az
zaman kaldı ‘Biz A ve B
sınıfı İş güvenliği uzmanı
bulamıyoruz bu konudaki
yükümlülüğümüzü lütfen
erteleyin’ diyeceklerdir. Ve
kanun yine ertelenecektir. Bu da
İş Sağlığı ve Güvenliği
Kanunu’nun getirdiği olumlu
trendi ciddi şekilde
zedeleyecektir.
Üç yıl Emekli Sandığı, Bağ-Kur
ve SSK primi ödeyenlerin B
sınıfı iş güvenliği uzmanlığı
sınavına, sekiz yıl primi
bulunanların A sınıfı iş
güvenliği uzmanlığı sınavına
girmeleri sağlanmalıdır. Bu
konudaki önerilerin İSG
çalışanları tarafından binlerce
e-mail yolu ile bakanlığa
ulaştırıldığını biliyoruz.
Sınava girecek olan hak
sahiplerinin sınava
hazırlanabilmeleri için
bakanlığa verilmiş olan bu
düzenleme yetkisinin bir an önce
yapılmasını bekliyorum.
|